25 Ekim cumartesi günü kuvvetli lodos ile dalgalar Armutlu sahillerini geceden başlayıp gün boyu dövdü. Zaten başka türlü hiçbir rüzgâr bu kadar dalga yapmaz. Severim lodos fırtınasını. Dalgalar denizi temizler ve ölü yosunlar ile diplerdeki kirlilik sahile taşınır. Temizlenir deniz.
Pazar sabahı harika güneşli bir güne uyandık. Çalışma masamdan denize bakarken bir genç adamın sahile taşan yosunları temizlediğini gördüm. İçimden “helal olsun başkana, hafta sonu demeyip sahili temizlemek için elemanları göndermiş” dedim.!
Günlük yürüyüşümü yapmak için sahile indiğimde yosun temizleyen arkadaşa belediye mi gönderdi diye sordum. “Hafta sonu A bloktaki yakınlarıma misafir olarak geldik, sahilde biriken yosunları görünce de tırmığı alıp temizlik yapmaya başladım” dedi. Duyarlılığı için teşekkür ettikten sonra hemen en büyük çiftçilerden biri olan dostumu aradım. Konuyu anlatıp, doğal gübre ve kompost malzemesi olan başta fosfor, mineral ve protein zengini bu yosunları aldırıp zeytin bahçesine taşımasını önerdim. “Tuzludur onlar” dese de, Armutlu deniz suyu dipten kaynayan yeraltı suları nedeniyle o kadar tuzsuz ki, köpeklerin deniz suyu içtiğini defalarca gördüm. Baktım ki hafta sonu pek gönlü yok!
Daha sonra video çekip belediye başkanına gönderdim ve tüm sahilde bu şekilde temizlik yaparak denizden gelen bu bereketi çöp diye atmayıp, kompost haline getirerek park ve bahçelere gübre olarak kullanmasını önerdim. Pazartesi günü gereğini yapacağını düşünüyorum/ umuyorum..
haberi ilginç kılan gelişme sonra yaşandı. Yosunları temizleyen 30’lu yaşlardaki genç adam yanıma gelip. “Çağlayan adliyesinde hakimim” deyince şaşkınlığım daha çok arttı. Seviyorum ve çok güveniyorum gençlerimize. Yürekten alkış hakim bey.
Armutlu’nun iki temel ürünü vardır. Zeytin ve balık. Sanayi yoktur.
Yazılarımı takip edenler bilir. Döngüsel ekonomi ve Mavi ekonomiyi çok önemserim. Bu konuyla ne alakası var diyenlere cevabım aşağıda.
Okurlardan bir talebim var. Aşağıdaki açıklamaları okuduktan sonra bulundukları belediyenin, park- bahçe- barınak hayvanları- çiftçi destekleri adıyla yem ve gübreler için, ihaleli veya piyasadan teminle ödediği bedelleri araştırsınlar.
Her belediyeye bağlı hal- pazaryeri ile mezbaha vardır. Sahillerdeki balık halleri de (Kooperatif bile olsa) belediye kontrolündedir. Buralardan bol miktarda gıda atığı çıkar. Ayrıca park ve bahçelerdeki ağaçlar ve çimler biçildiğinde yüklü miktarda organik atık çıkar. Evlerden ambalaj atıklarını toplamayı akıl ederiz de gıda atıklarını toplamak kimsenin aklına gelmez. Hepsi çöpe gider.
Yurt dışında müstakil evi olanlar ile sitede yaşayanların bahçesinde bu atıklar kompost yapılır. Bir bidon içine atıldıktan sonra üzerine birkaç kürek toprak atılarak çevrilir. Üzerine biraz su ilavesiyle kısa sürede bedava bahçe- saksı toprağı elde ederler. “Bizim kadar zengin olmadıkları için ayrıca gübreye para ödemezler!!”
Türkiye’de de bazı Belediyeler hal ve mezbaha atığını hayvan yemine dönüştürüp kompost tesisleri kurarak park ve bahçelerinde gübre olarak kullanır. Barınaklardaki hayvanları için yem almazlar. Organik çöp miktarı fazla olan büyükşehir ve il belediyeleri ise bu atıkları Biyogaz veya Biokütle tesislerinde işleyip gaz ve kompost gübreye dönüştürür. Bazı belediyelerin ise hayvan çiftlikleri dışkılarını toplayarak Biyogaz- Biokütle tesisinde işlediğini biliyorum.
Armutlu belediyesi ve diğer belediyeler ne yapabilir?
Bu yosunlar, limandaki balık atıkları, Mardinliler yerleşkesi ve köylerdeki hayvan atıkları toplanarak bir arsaya dökülse, inşaat ruhsatı verilen yerlerdeki uygun topraklar hafriyat kamyonlarına talimat verilerek buraya döktürülse (Daha uzak mesafeye dökmektense işlerine gelir). Traktör kepçe ile organik atık- toprağı karıştırıp elekten geçirerek zengin proteinli saksı toprağı ve elek artıklarını zeytin- meyve bahçeleri için doğal kompost gübreye dönüştürmek mümkündür. İsteyen gelir alır veya belediye encümeni tarafından belirlenen fiyat tarifesiyle nakliye bedeli eklenerek/ eklenmeyerek bahçe sahiplerine teslim edilir.
Denizden gelen bedava yosun ile balık atıkları MAVİ EKONOMİ ürünüdür.
Yosun ve gıda atıklarını torbalar içinde toplayarak, toprakla karıştırıp kompost gübre veya saksı toprağı elde etmek DÖNGÜSEL EKONOMİ’dir.
Hayvan yemi elde etmek için kapasiteye göre 10.000 TL’den başlayıp 25- 30.000 TL civarı yem makinesi satın alındığında barınaktaki hayvanların yem sorunu çözülür ve belediyeye yükü kalmaz.
Döngüsel ekonomi kişilerden başlar, kooperatifler- birlikler- sanayi ve tarımsal tesisler- evlere kadar uzanarak giysiler, ev eşyaları, elektrik/ elektronik malzemeler gibi genişletilebilir. Tüketim toplumu olmaktan sıyrılıp bilinçli toplum olarak geçmişte çok daha fazla örneklerini yaşadığımız sorumluluklarımızı hatırlayarak okulda- sokakta- parkta- plajda çocuklarımıza bu alışkanlıkları tekrar geri kazandırmak zorundayız. Birçoklarının hayran olduğu batılı gelişmiş toplumlarda böyle yapılarak kaynaklar heba edilmiyor.


Değerli Baybars bey,
yine çok değerli bilgilerle dolu bir yazı…
Ellerinize sağlık!
Yurt dışında çoğu yerlerde, bu gibi bilgileri okuyup, anında değerlendirerek hemen yürürlüğe koyarlar.
Bakalım Türkiye’ de bu bedava önerileri değerlendirerek, yürürlüğe geçiren olacak mı?
Merak ediyorum doğrusu…
Bu değerli çalışmalarınızın ve paylaşımlarınızın her daim devamını ümit ederim.
Iyi ki varsınız.
Saygı ve Selamlar
Numan Ersüren/Hannover, 26.10.25
Benim en büyük motivasyon kaynağım olan dostum. Uzaklarda olsanız da hep katılım gösterip pozitif enerjinizle desteklerinizi esirgemediniz. Teşekkürler.
Saygıdeğer Baybars Bey abiciğim nasılsınız sizi kutluyorum çalışmalarınızda başarılar diliyorum ben de acizane olarak size katkı olsun diye Bir açıklamada bulunmak istiyorum.
Yosun tedavisi diye bir tedavi şekli vardır bilhassa sedef hastalıkları için yosun tedavisi çok iyidir fakat bunun kıvamını şeklini çok iyi bilmek lazım aslında bu Allah’ın yarattığı fırtına Yağmur yosun Deniz her şey insanoğlu için bir takım rahatsızlıkların tedavisinde kullanılabilme şeklini öğrenirseniz öğrenirsek bence insanlık adına çok güzel şeyler ortaya çıkartmış oluruz diye düşünüyorum size yaşanmış bir hayat hikayesini anlatayım siz bundan güzel şeyler çıkarabilirsiniz.
Tanıştığım bir adam pasta üreticisi ama elinde Sedef hastalığı var her ne kadar o elle yapılan pastalar yemekler başkasına geçmese de veya geçtiği bugüne kadar görülmese de adam utanıyor sıkılıyor ve pastacılığı bırakıyor ve nakliyeci otobüsçülük kalbimcilik yapmaya çalışıyor sonrasında tabii bu Sedef hastalığı için yıllarca hastane hastane doktor doktor dolaşacağı halde çare bulamıyor bir gün rüyasında Bir denizde yüzdüğünü görüyor denizinde su yok olduğunu görüyor ve sen burada tedavi olabilirsin diyor rüyasında gördüğü insan neyse veya o şekilde yorumluyor Ersin kalkıyor ve hanım da diyor ki hani Sinop’a gideceğiz ve Sinop’a geliyorlar onun tarif ettiği yerdeki yer orman işletmesinin alt bölümünde bahçeler dediğimiz yer burada çadırlarını kuruyorlar o akşam bir fırtına Bir yağmur bir rüzgar bir dalga diyor ki korkuyorlar artık biz bu çadırı içerisinde nasıl kalacağız ve kesinlikle denize uçacağız herhalde biz diyorlar neyse korkuyla falan bir kalkıyorlar ki ertesi gün sabah denizin üzeri tamamen yosundu ve rüyasında gördüğü o yosunların bulunduğu yerde yüzdüğünü görüyor ve hemen atlıyor denize oysunlarla beraber o üç gün artık o yosunlar denizden temizlenmiyor ve çok fazla miktarda biliyorsun var insanların belediyenin yapabileceği bir iş dolayısıyla bu tür yosunları da dediğiniz gibi belediyeye geliyor ve temizliyor lakin adam 3 gün orada sudan çıkmıyor ve suyun sıcaklığı da müsait Haziran ayında oluyor bu olay şimdi burada denizdeki yosunlar ömrünü tüketmiş olan yosunlar ömrünü görevini yapmış olan yosunlar bu sefer hem denizleri temizleniyor hem de bir görev daha yapıyor ve insanlara şifa veriyor ve bu adam sağlığına kavuşuyor size onu videosunu da gönderebilirim dolayısıyla bilim insanlarının oturup çalışacakları o kadar çok konu var ki o kadar güzel şeyler var ki.
Doğal bitki özleri konusunda her zaman danıştığım, insanlık için hiçbir fedakarlıktan kaçmayan değerli dostum. Övgülerin için teşekkür ediyorum ancak, çok daha değerli görüş ve önerilerin için teşekkürler. Sevgiler saygılar.
Ataturkun okulunda okumak herkese nasip olmaz Baybars devremizin bilgelerinden kendisini kutluyorum yazılarını ve kitaplarını ülkemizdeki yerel yönetimlerin başucunda eksik etmemeleri gerektiğine inanıyorum zahmet edip okumanın ötesinde uygulamaya geçirebilecek yerel yonetimler cok olsa ülkem kazanacak
Sevgili Cengiz,
Kesinlikle haklısın. Kuleli ve KHO’da üzerimizde emekleri olan hocalarımız ve komutanlarımızın hakları ödenmez. Ne mutlu ki ben de o kutsal yuvada görev yapma şansı yakaladım ve bugün Orgeneral rütbesinde öğrencim var.
Bu yaşımızdan sonra hiçbir koltuk ve makam beklentisi olmadan, siyasi gerekçelerle halkı ve toplumu aldatmadan gerçekleri dile getirerek, iyi bir toplum ağabeyi olmak için yaşayacağız. Becerebilirsek ne mutlu bizlere. Sevgiler kardeşim.
Çağdaş Vatandaş ve birey olmak böyle bir şey olsa gerek.
Günümüz insanı olarak doğadan uzaklaşmanın bedelinin farkına vardık. Kimimiz harekete geçti kimimiz seyrediyor.
Saygı ve sevgilerimle
Katkınız için teşekkürler.
Sizin de en az benim kadar duyarlı olduğunuza eminim sevgili dostum.
Sayın Ahmet Baybars,25 Ekim lodosunun Armutlu sahiline taşıdığı yosunlar, sizin gözünüzde sadece bir “bereket” değil, aynı zamanda bir fırsat oldu. Hakim beyin tırmığı eline alıp sahili temizlemesi, sizin de hemen çiftçiyi arayıp belediyeye video göndermeniz, döngüsel ekonominin en güzel örneği: Bireyden sisteme doğru akan bir enerji.Haklısınız: Armutlu’nun iki temel ürünü zeytin ve balık. Sanayi yok,, ama atık var. Ve bu atık, sizin de vurguladığınız gibi, mavi ve döngüsel ekonominin hammaddesi. Deniz yosunu protein ve fosfor zengini, balık atıkları azot yüklü, hayvan dışkıları metan kaynağı. Bunları çöpe atmak değil, toprağa geri vermek mümkün.Öneriniz çok net: Topla → Karıştır → Kompostla → Dağıt.
Bu, teknik olarak basit, ekonomik olarak mantıklı, ekolojik olarak zorunlu.Sağlıcakla kaın…
Teşekkürler hocam.
Fazla karmaşık operasyonlara girmeden, basit düşünerek başlamak en iyisi. Verim almaya başladıktan sonra daha teknik çalışmalar başlatılabilir.