Temmuz 1998’de Muğla ORTACA’da basılan Güney Ege Gazetesinde yayınlanmıştır.
Günümüz ticari hayatında yakın zamana kadar karıştırılan bu kavramlar, her ne kadar kurumsallaşmış şirketlerde yerli yerine oturmuşsa da, konu sadece şirketleri ilgilendirmediği için toplumun büyük kesimi tarafından yanlış ya da eksik algılanmaktadır.
Bir ürünü olan imalatçılar ile hizmet sunan girişimciler, mal ve hizmetlerini tüketicinin veya kullanıcıların taleplerine göre sunmak zorundadırlar. Bu nedenle ürünün kalitesi, ambalajının kalitesi, üretim tekniği, evsafı, tadı, tuzu, fiyatı vb. görünür özellikleri yanında, kaliteli servis, aksaksız ve zamanında teslim, diğer ürünlere göre besleyicilik ve sağlık koşullarına uygunluk, satış sonrası hizmetler gibi görünmez özellikler de uzun dönemde tüketicilerin tercihinde önemli rol oynar.
İşte pazarlamada önemli olan elindeki mal veya hizmetin diğerlerine göre üstünlüklerini ön plana çıkartarak, Pazar payını arttırmak için uygun satış kanallarına ve hedeflerine ulaşabilmektir. Bunun için üretici firmalar, pazarlama elemanlarından oluşan birer ordu kurarlar. Bunlar müşterilere ulaşır, dinler, sıkıntılarına çözümler bulur ve siparişleri toplarlar.
Eğer pazarlama doğru yapılıyorsa satış kolaydır. Malın temini, hizmetin sunulması, faturanın kesilmesi ve tahsilatın yapılması, satış elemanlarının kolayca halledebilecekleri formaliteler ve görevlerdir.
Ulusal dostlukların değil, ulusal çıkarların hakim olduğu dünyamızda, uluslararası siyasal yakınlaşmaların bile altında, pazarlama hedef ve niyetleri vardır.
Örneğin bakan, başbakan hatta cumhurbaşkanlarının yurt dışı temaslarına giderken uçaklarında silah, inşaat ihaleleri başta olmak üzere tarımsal ve sanayi ürünlerinin üreticileri de eşlik ederek, ürün ve hizmetlerinin pazarlanması gündemin baş köşesinde yer almakta ve alınan kararların ortak açıklamasında, bu girişimlere de yer verilmektedir.
Özellikle turistik yörelerdeki yöneticiler ile sorumlu dernek ve oda temsilcilerinin neden hala bu örneklerden kendilerine vazife çıkarmadıklarını anlamak mümkün değildir. Beldelerini ziyaret eden veya günübirlik turist ve yolcuların, başları sıkıştığında başvuracakları Kaymakamlık, Emniyet müdürlüğü, Adliye, Hastane, Sağlık birimleri gibi hizmet kuruluşlarının konumları ile belde esnafının toplu olarak hizmet verdiği AVM, hal, sanayi sitelerinin bulundukları yerler, çevre yollarından başlayarak ok ve levhalarla en az 50 metreden okunacak şekilde gösterilmeleri gerekir. (Artık cep telefonlarından bulunabiliyor.)
Eğer Ortaca belediyesi önündeki gibi bir metreden ancak okunabilen panolar yaptırıp, bozuk saatler onarılmazsa, okumaya çalışanlara da kaza yaptırırsınız.
Bir başka açıdan baktığımızda ise belediyenin, esnaf ve sanatkarlar odasının en iyi müşterileri çarşı ve sanayi esnafı değil midir? Aidatlar, harçlar, vergiler, ruhsatlar vb. gelir kaynaklarını oluşturan bu müşterileriniz, sizlerden biraz da hizmet bekliyor beyler.
Bu köşede sadece tenkit ederek değil, çözüm yollarını sunarak da katkıda bulunmaya çalışıyorum. Eğer ilgili belde yöneticileri ile sorumlu oda ve dernek temsilcileri, pazarlamacıların müşterilerini ziyaret ettiği gibi, esnaf ile yakınlaşabilirse, eminim çok daha güzel önerilerle karşılaşabilecekler ve alınan önlemlerle satışların artmasına katkıda bulunmuş olacaklardır.
AHMET BAYBARS GÖĞEZ