“Hele şu Cumhurbaşkanlığı ve TBMM seçimi bitsin.” “Sırası mı?” “Belediyeleri konuşup muhalefete, muhalefet mi ediyorsun?” Vb. telkinlerle, yıllarca 2 yanlıştan 1 doğru çıkarmaya çalıştık. Türkiye’de seçim muhabbeti hiç bitmez ki! Kısaca meramımı anlatayım.
2018 ve 2019 seçimlerinden sonra 2021’e kadar böyle konuşup zamanı geçirdik. 2022 yılı başından itibaren 2023 seçim takvimi hayatımıza girdi. Yine aynı koro hep birlikte, Türkiye’nin gerçek sorunları içinde yer alan konuları konuşanlara ve özellikle benim gibi Yerel yönetimleri araştıranlara salvo atışlarına devam ettiler. En yakınlarımızdan günü yaşayıp, ileriyi göremeyenlerden küsenler bile oldu.
Cumhurbaşkanlığı ve TBMM seçiminden sonra bu sefer de 2024 Yerel seçimler takvimi başlayacak. Eğer eski düzen devam edip yine 3-5 siyasi parti genel başkan ve üst yönetimlerince partili adaylar belirlenip, eski yönetimlerden hesap- kitap sormadan yeni adaylara oy vermemiz istenecekse ben yokum haberiniz olsun. Darılma, gücenme yok.
Partili Cumhurbaşkanlığı sistemi bu ülkeye zarar verdi diyorsanız, aramızda kalsın ama Partili belediye sistemi çok daha fazla zarar verdi/ veriyor.
Bunu görmeyip, “belediyeme dokundurtmam” diyerek, liyakatsiz hatta iyi niyetten yoksun, halka hizmet yerine siyasi liderine hizmeti önceleyen, verimsiz ve hesapsız harcamalar yapan, yıllık geliri ile yarışan İÇ ve DIŞ borçlar ile Kamu borç toplamları kontrol edilemez ve ödenemez boyutlara ulaşmış belediyeleri konuşmayacağız da, kamu kaynaklarının heba edilmesine seyirci kalmaya devam mı edeceğiz? Ben bu oyunda yokum arkadaş. Demedi demeyin.!
Yazılarımı okuyanlar ve sosyal medyada takip edenler bilir. Sıkça kullandığım tespitimi tekrar hatırlatmak isterim; 30 Büyükşehir, 51 İl, 922 İlçe, 388 Belde belediyesi, 51 İl Özel idaresi, 100 civarı Birlikler ile yaklaşık 1.500’ü Personel AŞ/ Ltd. Şti. olmak üzere 4.000 civarı BİT ve iştirakleriyle, Yerel yönetimlerin kullandıkları kamu kaynakları toplamı, Türkiye’nin yıllık gelirine denk hatta fazladır.
Kamu kaynaklarını kullanan 26 Kalkınma Ajansını da eklemek mümkün. Olmaz böyle bir şey diyen varsa ispat ederim. Kolayı var. Tüm belediyeler; bağlı kuruluşları ve şirketleriyle birlikte konsolide bilanço hazırlasın, alt- alta toplayıp geneli buluruz.
Sadece beş (5) Büyükşehir belediyesinin (İBB- Eskişehir- Adana- Antalya- Bursa) mali verilerini karşılaştırdığım HOLISTIC EKONOMICS dergisinde yayımlanan hakemli akademik makalemde yazdım. 2018 yılında 64.514.421.000 TL, 2021 yılında şirketleriyle bu 5 Büyükşehrin kullandığı kamu kaynağı 104.172.094.000 TL. Makalenin tümünü linkten indirebilirsiniz. Ücretsizdir. https://journals.gen.tr/index.php/holistecon/article/view/2036
Bugüne kadar AK PARTİ iktidarı bu gerçeği görmediği için mi yoksa, görüp de işine geldiği için mi bilemem, böyle bir yapıyı/ gücü kontrol ve koordine ederek, kaynakların toplum yararına kullanılması yönünde sistem geliştiremedi. Denetimler yapıldı ama gereği yapılmadı. Hesap sorulmadı. Hatta Sayıştay suçlandı. Kimse Sayıştay’ın yaptığı denetimler, hatta yargı ilamlarının infazını başkanlar niye yerine getirmiyor diye araştırmadı. Onlar da kolaya kaçıp, partilerinin kanatları altına sığındılar.
İktidar değişikliği olduğunda “Güçlendirilmiş parlamenter sistem” diye yola çıkanlar, “Güçlendirilmiş ve yeniden yapılandırılmış Yerel yönetimler” düşüncesini akıllarına getirmeyip, böyle güçlü ve etkili yapının bakanlık olarak temsil edilmesine karar vermezlerse ben muhalefet ederim arkadaş. Rahmetli Ecevit 1977’de Yerel Yönetimler bakanlığını kurmuş ve seçimleri kaybedinceye kadar 22 ay hizmet etmiştir. Türkiye’nin şu anda kesinlikle BÖLGESEL (YERELDE) KALKINMA VE YEREL YÖNETİMLER BAKANLIĞI’na ihtiyacı vardır. Bu tercih merkezi hükümetin üzerinden birçok yükü alacak, nefes olacak ve 3- 5 sene sürecek makro politikaları daha etkin şekilde uygulayabilmelerini destekleyecektir.
Bugün siyaseten başka yerlere taşınmasına ve yeni tartışma alanı yaratılmasına meydan vermemek için suskun kalınmasını anlayabilirim. Ancak seçim sonrasında, tek başıma kalsam da gelişmeleri dikkatlice izleyip hatırlatmalarıma devam edeceğim. Saygılarımla.
Trackbacks/Pingbacks