Parti programlarını okuduğumuzda, gördüğümüz en çok kullanılan kelimeler;
* Strateji
* Kalkınma
* Tarım
CÜMLENİN BAŞINA “STRATEJİ” EKLEYİNCE, STRATEJİK LAF ETTİĞİNİ SANANLAR ÇOK ÜLKEMİZDE.
Öyle olmuyor tabii ki!
Atamız genç cumhuriyette “Planlı Kalkınma” başlattığı için tüm dünyada, stratejik deha ve devlet adamı olarak anılıyor. Sonrasında 5 yıllık Kalkınma Planları geldi!
Kurucumuz Mustafa Kemal ATATÜRK askeri bir deha olduğu kadar, devlet yönetiminde aldığı doğru stratejik kararlarla hepimize örnek olacak bir düşünme mirası bırakmıştır. Bu mirasa sahip çıkarak, gösterdiği yolda bayrağı daha ileriye taşımak, her genç ve yetişkinin en önemli görevi ve sorumluluğudur.
Türkiye Atatürk döneminde 1933 – 1937 yıllarında stratejik bir hamle ile “Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı”nı uygulamaya koymuştur. Bu hamle aynı zamanda ülkenin ileriki yıllarda “planlı kalkınma” stratejisinin de başlangıcıdır. Yetişmiş insan ve mali kaynakların yetersizliğine rağmen, uygulanan tüm Kalkınma Planları arasında % 9,6 ile en yüksek başarı gerçekleştirilmiştir.
İkinci Dünya Savaşı nedeniyle “İkinci Beş Yıllık Sanayi Planı” başlatılamamıştır. 1945’te savaşın bitmesiyle, 1960’da kurulan Devlet Planlama Teşkilatı -DPT- sonrası ilk “Beş Yıllık Kalkınma Planı” ancak 1963’te başlatılabilmiştir. Tesadüf bu ya, o günlerde askeri yönetim altındaki Güney Kore de ilk “Beş Yıllık Plan”a 1962’de başlamıştır. Bu konudaki değerlendirmelerimi bir yazımda anlattım:
“İleri seviyede stratejik bir vizyon ile temelleri atılan Türkiye Cumhuriyeti, DPT’nin kuruluşundan önce 1933-1949 arasında Yüksek Müdafaa Meclisi Umumî Kâtipliği, 1949-1962 yılları arasında Millî Savunma Yüksek Kurulu ve Genel Sekreterliği, 1961 Anayasası’na göre Millî Güvenlik Kurulu -MGK- ve MGK Genel Sekreterliğini kurarak, askeri ve sivil stratejik hedeflerine ulaşmada çok önemli olan, Milli Güvenlik Siyaset Belgesi “Strateji Belgesi – Kırmızı Kitap” ile uzun vadeli politikalarını belirlemeye başlamıştır.
DPT, 2011’de kapatılmıştır. 2003’te AB’ye üyelik sürecinde MGK Genel Sekreterliğine sivil genel sekreter atanmış ve kurumun askeri üyeleri azaltılarak, sivil kadrolar ağırlıklı bir yapıya kavuşturulmuştur. DPT, kamu idarelerine stratejik planlama sürecinde yol göstermek amacıyla 2003’te Kamu İdareleri İçin Stratejik Planlama Kılavuzu hazırlamış, 2006’da Kılavuzun ikinci sürümü uygulamaya konulmuştu. Eğer DPT 2011’de kapatılmamış olsaydı, daha etkin koordinasyon ve planlamayla sürece katkıda bulunacağını değerlendiriyorum.
STRATEJİK DÜŞÜNEBİLME VE PROAKTİF KARARLAR ALMAK, BİR YETENEK OLDUĞU KADAR AYNI ZAMANDA EĞİTİMLE DE İLGİLİDİR.
Türkiye’de strateji eğitimi veren çok az eğitim kurumu vardır. STRATEJİ; SİYASET VE BÜROKRASİ KADROLARI İÇİN DE ÖNEMLİ OLUP, TÜM DÜNYADA OLDUĞU GİBİ ÜLKELERİ UZUN DÖNEMLİ PLANLAMALARLA AYDINLIK BİR GELECEĞE TAŞIR. BUNA KARŞIN ZAMAN, ZAMAN GÖRDÜĞÜMÜZ GİBİ BAŞINA “STRATEJİ” EKLEDİĞİMİZ HER CÜMLE VE KARAR STRATEJİK DEĞİLDİR. Düşüncelerimi paylaşmıştım. Detaylar aşağıdaki yazıda:
Haydi, iktidar DPT’yi ve Kalkınma Bakanlığını kapattı. Muhalefet gölge kabine kurarken, iktidara geldiğinde kabinesinde yer alacak diğer bakanlıkların karşılığı olan Genel Başkan Yardımcılarını niye tanıtmıyor? Böyle nasıl farkındalık yaratılabilir? Değişim ve dönüşümü seçmenler nasıl anlayacak?
CHP parti Programında 75 kez “kalkınma” lafı geçiyor. Kalkınmadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı yok!
“KALKINMA” KİMSENİN UMURUNDA DEĞİL GALİBA (?)
HERKES “BÜYÜME” PEŞİNDE.
Övünüyoruz: Bilmem kaç çeyrek dönemdir büyüyoruz diye(!)
ÜRETMEDEN, SADECE FİNANSAL ÖNLEMLERLE BÜYÜYEMEYİZ ANCAK BELKİ ŞİŞMANLARIZ.
Yerelde/Bölgesel kalkınma tarifi de yok programlarda;
* Kırsal kalkınma 6 kez,
* Kırsal tarım 0 kez,
* Kentsel kalkınma 1 kez,
* Bölgesel kalkınma 13 kez
* Kentsel tarım 0 kez geçiyor
* TARIM 158 KEZ GEÇSE DE NASIL YAPACAĞIZ BELLİ DEĞİL?
Belki katkım olur diye SETÜBÖL projesini ve KENTKÖY kitabını yazdım:
https://publications.holistence.com/kentkoy
Diğer partilerin programında kaç kez mi geçiyorlar? Siz sormamış, ben duymamış olalım!
Belki bir başka yazımda tablo hâlinde anlatırım?
Şimdilik “ETÜBÖL – EKOLOJİK TARIMSAL ÜRETİM DESTEKLİ BÖLGESEL KALKINMADA YEREL YÖNETİMLERİN ROLÜ” başlıklı yazım giriş olsun?
Ufukta görüneni sorarsanız; Mayıs 2025’te Milletvekilleri emeklilik hakkı kazanmadan erken seçim kararı zor. Bugüne kadar aksi görülmedi!
Seçimden sonra 70 gün geçmiş, Denetim- Eğitim- Eşgüdüm Heyeti henüz kurulmamış…
CHP Parti Programı sayfa 285’te, “BÖLGESEL KALKINMA PLANI HAZIRLANIR!” yazıyor. Kaç belediye hazırladı?
PLAN OLMADAN BÖLGESEL KALKINMA OLUR MU? Eleştirdiğimiz DPT olmadan ülkenin kalkınamaması örnektir!
Bunları yapamazsan, son seçimde birinci parti yapan seçmene hangi başarı hikâyesi anlatacaksın? BELEDİYELER BAŞARI HİKÂYESİ YAZMADAN ERKEN SEÇİME GİRİLİRSE, VERİLEN KREDİNİN GERİ ÖDEMESİ TEHLİKEYE GİREBİLİR!
Kimse demedin demesin!
CHP örneğinden gitsek de lafım DEM Parti, YENİDEN REFAH PARTİ, İYİ PARTİ, TİP ve diğer belediyeleri kazanan partilere de. Hatta Cumhur İttifakı belediyeleriyle partilerine de selam olsun…
DERDİMİZ ÜLKEMİZİN VATANDAŞI- SANAYİCİSİ- ÇİFTÇİSİ- TURİZMCİSİ VB. İLE HEPBİRLİKTE KALKINMADIR. TAŞ ÜSTÜNE TAŞ KOYAN KİMSE, O BAŞ TACIDIR.!
Bunlar da benim sözlerim olsun
DEĞİŞEMİYORSAN DEĞİŞTİREMEZSİN!
DENETLEYEMİYORSAN YÖNETEMEZSİN!
Eline kalemine sağlık. Güzel bir anlatım olmuş.
Çok teşekkürler kardeşim.
Emeğine sağlık. Çalışmaların bir gün karşılığını bulacak. Bulmalı. Kutluyorum.
Güzel dileklerin için teşekkürler kardeşim..
Güç veriyorsun..